18 Temmuz 2013 Perşembe

Diyabet, mide ve bağırsak hastalıklarının tetikçisi

Uzmanlar, sindirim sistemi dengesini bozarak birçok hastalığa yol açan şeker hastalığının dişlerden başlayarak, bağırsak ve rektuma kadar tüm mide ve bağırsak sistemini olumsuz etkilediğini belirtiyor. Memorial Hastanesi Gastroenteroloji Bölümü Doç. Dr. Serdar Akça, kan şekerindeki dengesizlik nedeniyle oluşan diyabetin kontrol altına alınmasının, sindirim sistemi hastalıklarından korunmada önemli olduğunu söyledi.

Doç. Dr. Serdar Akça, şeker hastalığına bağlı sindirim sistemi hastalıkları ve bu hastalıklardan korunmada şeker düzeyinin önemi hakkında bilgiler verdi. Şeker hastalığının sindirim sistemi düşmanı olduğunu belirten Akça, "Mide ve bağırsak hastalıklarının ortaya çıkmasında diyabetin rolü büyüktür. Şeker hastalığı, sindirim sistemine zarar vererek çeşitli rahatsızlıkları tetiklemektedir. Diyabet, sistemik bir hastalıktır. Vücutta tüm organ ve sistemleri etkileyebildiği gibi mide ve bağırsak sistemini de ilgilendirir. Dişler, yemek borusu, mide, ince bağırsak, kalın bağırsak, karaciğer, hatta pankreas ve rektuma kadar tüm sindirim sistemi boyunca şeker hastalığına bağlı etkiler görülebilir." ifadelerini kullandı.

Yaşam şekli ve beslenme alışkanlıklarının da mideyi vurduğunu söyleyen Akça, "Mide sorunlarının ortaya çıkmasını kolaylaştıran ve hastalıkları tetiklediği bilinen birçok faktör bulunmaktadır. Bunlar; insan vücudunda mekanik ve fizyolojik etkileri olan 'Helicobakter Pylori' adı verilen bir bakteri, sigara ve alkol tüketimi ile bazı ilaçlardır. Dengesiz ve sağlıksız beslenme, gıdaları az çiğneme, uzun süre aç kalma, mideyi fazla doldurma, uykusuzluk, yorgunluk ve hijyene yeterince dikkat etmemenin de, mide üzerinde olumsuz etkileri bulunmaktadır. Mide hastalıklarında genetik faktörlerin rolü de büyük önem taşır." dedi.

Kontrol dışı şeker hastalığının diş çürümelerine yol açtığını ve dişlerin erken yaşta kaybına neden olabildiğini belirten Akça, "Ağız içi mantar ve yemek borusunda mantarların oluşumunu da tetikleyebilir. Kontrol altında olmayan şeker hastalığı, 'Diyabetik Gastroparazı' adı verilen midenin hareketini bozarak, bulantı, kusma ve şişkinliğe neden olur. İnce bağırsak sisteminde 'Otonom Nöropati' yani şeker hastalığının sinirleri etkilemesi sonucu bağırsak hareketi bozuklukları ve buna bağlı ishaller görülebilir. Diyabet, bağırsaktaki bakteri artışına da yol açabilir. Şeker hastalığına bağlı karaciğer yağlanması, pankreas enzim eksikleri ve hazımsızlık da ortaya çıkan önemli sağlık sorunlarıdır." şeklinde konuştu.

Şeker seviyesinin kontrol altına alınmasının, şekere bağlı komplikasyonların ve şekerin yarattığı zararların da ortadan kaldırılmasını sağlayacağını ifade eden Akça, şöyle devam etti: "Şeker kontrolünde diyet ve egzersizin, diyabet hastaları için önemi büyüktür. Ancak hastalıkta ilaç kullanımının da önemli bir yeri vardır. Gerektiğinde ilaç kullanımı ile en yüksek şeker değerlerinin bile normal seviyelere indirebilir. İnsülin de kullanılabilir ancak tek başına yeterli olmayabilir. Şeker ancak farklı mekanizmalı tedavilerle birlikte, egzersiz ve doğru bir diyet ile kontrol altına alınabilir. Şeker kontrol altında olduğu halde sindirim sistemi şikayetleri varsa mutlaka bir gastroenteroloji uzmanına başvurulmalıdır."

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder